Yıllardır anlatıyoruz, sokak hayvanları konusunda yapılması gerekenleri sıralıyoruz; akılcı çözümleri bıkmadan, usanmadan kamuoyu ve yetkililer ile paylaşıyoruz ama duymak isteyen yok.
Yazar: Zülal Kalkandelen
Orijinal Yazı Başlığı: Ölüm Fermanına Hayır!
Yayın: Cumhuriyet
Yayın Tarih: 24 Mayıs 2024
Yayın Linki: https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/zulal-kalkandelen/olum-fermanina-hayir-2209958
Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre AKP iktidarının çözüm diye bulduğu yol KATLİAM!
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 23 Aralık 2021’de Hayvanları Koruma Kanunu’na aykırı olarak belediyelere verdiği talimattan bu yana trol ordusu ve tarikatlar eliyle sosyal medyada köpürtülen köpek nefreti, korkunç bir yasa teklifine dönüşüyor.
İktidar cephesinden sızan haberler, sokak hayvanlarının sahiplendirilmeye çalışılacağını, belediye barınaklarındaki köpeklerin fotoğraflarının çekilerek internet sitelerinde sahiplendirme ilanı yayımlanacağını, bir ay içinde sahiplenilmeyen köpeklerin de iğne ile ya da ilaç verilerek “uyutulacağını” yani öldürüleceğini bildiriyor.
Daha sonra öldürülen köpeklerden boşalan barınaklara alınacak yeni hayvanlar için de aynı süreç tekrarlanacakmış. Yani doldur-boşalt şeklinde sürekli bir katliam silsilesi ile köpekler yok edilecekmiş.
***
Utanmadan buna “merhamet koşulları içinde uygulanacak insani ve acısız yöntem” diyorlar. O nasıl merhamet ki her köpeği potansiyel suçlu ilan edip hayatını alıyor?
Etkin bir kısırlaştırma yapılmadığı sürece sokaktaki hayvanlar üremeye devam eder. “Öldürmek kısırlaştırmaktan ucuz” diye hesap yapanlar, insanlık tarihine gaddarlıklarıyla geçer, tüm dünyanın nefretini kazanır.
Bir kez daha yazıyorum: İnsanlar tarafından evcilleştirilip sömürülen, üretilip satılan ve üzerlerinden ticaret yapılan köpeklerin sayısı, belediyelerin 2004’te yürürlüğe giren 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’ndan kaynaklanan yükümlülüklerini 18 yıl boyunca yerine getirmemesi, kısırlaştırma için ayrılan ödeneği başka alanlarda kullanması, kendi sınırları içerisindeki hayvanları gece yarısı araçlara doldurup başka belediyelerin sınırlarına atması yüzünden çoğaldı!
Gönüllüler, yıllardır aç, susuz ve bakımsız bırakılan sokak canlarına yıllardır kendi olanaklarıyla yardımcı olmaya çalışıyor ama devlet kurumları sorumluluklarını yerine getirmediği için şimdi bunun bedeli hayvanlara canları alınarak ödetilmeye çalışılıyor.
Bu adaletsizliktir, zulümdür, vahşettir, şiddettir! Yaşam hakkı savunucuları, bu katliama TBMM’de geçit veren milletvekillerini asla affetmez, hiçbir şekilde, susmaz, sinmez!
DİDİM’DEN HABERLER VAR
31 Mart yerel seçimlerinden sonra merakla beklediğimiz bir haber, Türkiye’nin ilk vegan festivali Didim Vegfest’in geleceğiydi. Bu konuda Didim Belediyesi resmi bir açıklama yapmadığı için yeni seçilen belediye başkanı Hatice Gençay ile konuştum.
Görevi 5 Nisan’da devraldığını ve ondan önceki dönemde bu yılki festival için seçim nedeniyle herhangi bir çalışma yürütülmediğini, böyle büyük bir etkinlik için aylar önceden hazırlık yapmak gerektiğinden nisan ya da mayıs ayındaki bir festivalin yetiştirilmesine olanak olmadığını ancak seneye genişletilerek yapılacağını söyledi.
Bu iyi haber. Çünkü ilk yıldan beri hem konuşmacı olarak katıldığım hem de hazırlık çalışmalarına katkıda bulunduğum, kamusal alanda belirgin bir farkındalık yaratan ve yöre halkına destek olan önemli bir etkinlik bu.
***
Ancak veganları üzecek bir haber de var. Geçen yıl sahilde açılan vegan büfenin artık aktif olmayacağını söyledi başkan Gençay. O büfenin işletilmesinin belediyeye ek maliyet getirdiğini, onun yerine belediyeye ait tesislere vegan menü eklendiğini anlattı.
Bana göre, sahilde adı vegan büfe olan bir yerin bulunması, 2017’de imzalanan protokole göre “Türkiye’nin İlk Vegan Dostu Kenti” unvanını kazanan Didim’e ayrı bir özellik katıyor ve prestij sağlıyordu. Bu konunun bir kez daha değerlendirilmesi umuduyla, çok ses getiren ve ilgi gören Vegfest’in gelecek yılki etkinliğini sabırsızlıkla bekleyeceğiz.