ABD tarafından teknolojik sistemler kullanarak ve İran kaynaklı olduğu tahmin edilen İstihbarat sızıntısı ile Lübnan’ın Dâhiye kentinde ABD tarafından verilen bombalarla öldürülmesi üzerine sol partilerden İsrail’i ve ABD’yi sert dille suçlayan açıklamalar peş peşe geldi.
SOL Parti İsrail’in Dâhiye bölgesine yönelik vahşi bombalaması sonucu öldürülen Hizbullah Lideri Hasan Nasrallah’ın ölümü ile ilgili sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, İsrail’in Filistin’den sonra Lübnan’a yaptığı saldırılar ve Hizbullah lideri Hasan Nasrallahı öldürülmesiyle savaşı tüm bölgeye yeydığını belirterek şu paylaşımda bulundu: “ABD’nin Büyük Orta Doğu planı, İsrail terörüyle sürüyor. İsrail, Filistin’den sonra Lübnan’da tüm halkın üzerine bombalar yağdırarak, her tür hain ve kanlı saldırıyı gerçekleştirerek savaşı tüm bölgeye yayıyor. Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın öldürülmesi de, bunun son adımı oldu.
Amerikan emperyalizminin en büyük güvencesi olduğu saldırılar, asıl olarak bölgedeki Amerikan çıkarlarının önündeki her tür engelin kaldırılmasını hedefliyor. Bu vahşet ve kanlı katliamlarla, bir halk teslim alınmaya çalışılırken, Nasrallah’ın öldürülmesini sokakta kutlayan CIA beslemesi şeriatçı çeteler asla unutulmamalıdır! Filistin’de, Lübnan’da ve her yerde kahrolsun İsrail Siyonizm’i, kahrolsun emperyalizm”
Dünya Halkları Bu Barbarlığa Boyun Eğmeyecek
İsrail saldırılarına tepki gösteren Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan, İsrail’in “göstermelik tepkilerle” durdurulamayacağını vurguladı. Aslan, “İsrail barbarlığı göstermelik tepkilerle durdurulamaz! İsrail, Filistin’e yönelik soykırım boyutuna varan saldırılarını Lübnan’a da kaydırarak, emperyalist destekçilerinin sağladığı imkânlarla bölgesel bir savaşı kışkırtmak için elinden geleni yapıyor. Bir yandan alttan alta ticari ilişkileri sürdürüp diğer yandan da sözde kınamalarla durumu idare etmeye çalışanların Netanyahu liderliğinde İsrail barbarlığının suçlarına ortak olduğu açıktır” dedi.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda konuşurken Türkiye heyetinin salonu terk etmesini “görüntüyü kurtarma çabası” olarak eleştiren Aslan, “Çoğu çocuk ve kadın, on binlerce sivilin de katledilmesine imza atan İsrail Siyonizm’inin, soykırım terörü ancak halkların mücadelesiyle durdurulabilir. İsrail’e gizli ya da açıktan destek veren tüm güçler tarih önünde suçludur. Dünya halkları bu barbarlığa boyun eğmeyecektir. İsrail ile askeri, diplomatik ve ekonomik tüm ilişkiler kesilmeli, bu Siyonist barbarlığı durdurmak için somut adım atılmalıdır. ABD’ye açık tutum almadan İsrail’e karşı caydırıcı olunamayacağı da açıktır. Türkiye NATO’dan çıkmalı, Türkiye’deki NATO üsleri kapatılmalıdır” ifadelerini kullandı.
TKP: İsrail Ve Emperyalist Yol Arkadaşları, Ezilenlerin Öfkesinden Korksunlar
Türkiye Komünist Partisi (TKP), İsrail ve İsrail’e destek veren ülkelere tepki gösterdi. Açıklamada, “İsrail Filistin, Lübnan ve Suriye’de yaptıklarının hesabını verecek. Nasrallah ve birçok direnişçinin öldürülmesi İsrail devletinin yenilmezliğinin değil, alçaklığının kanıtıdır. Gazze’deki katliamı istihbarat operasyonlarının ‘başarısı’ ile gizlemeye çalışan Netanyahu, onun emperyalist yol arkadaşları, Türkiye’de Filistin halkını destekler gibi yapıp onu arkadan hançerleyenler ve açıktan İsrail savunuculuğu yapanlar ezilenlerin öfkesinden korksunlar” denildi.
DEM Parti: Bölgesel Krizin Derinleşmesinden başka sonuç doğurmaz
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın Beyrut’ta İsrail saldırısı sonucu öldürülmesine yönelik DEM partiden de açıklama yapıldı, açıklamada Nasrallahın ölümünün bölgesel krizi daha derinleştireceği vurgulanarak bölgesel güçlerin inisiyatif alması istendi. Açıklama şöyle: “Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın Beyrut’ta İsrail saldırısı sonucu öldürülmesini kınıyoruz. İsrail’in Lübnan’daki siber saldırılarının ardından Hizbullah komuta kademesini hedef alan son operasyonları bölgesel krizin derinleşmesinden başka bir sonuç doğurmayacaktır. Gazze’de insani krizi derinleştiren, Batı Şeria’ya yerleştirilen çeteler eliyle Filistinlileri göçe zorlayan ve Lübnan’da çok sayıda sivilin katledilmesine neden olan İsrail saldırı dalgasının sona ermesi çağrımızı bir kez daha yineliyoruz.
İsrail ve Filistin Halkının Beraber Yaşayacağı Çözüm
İsrail ve Filistin halklarının barış içinde birlikte yaşayabileceği bir çözüm temelinde sürdürülebilir bir barış ve Lübnan başta olmak üzere bölge ülkelerinde çatışmaların sona ermesi için tüm bölgesel güçleri inisiyatif almaya ve kendi sorumluluk alanlarındaki krizleri müzakere ve barışçıl yöntemlerle çözerek bölgesel krizlerin çözümünde rol almaya davet ediyoruz.
Uluslararası kamuoyunu, özellikle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyini ve diğer ilgili uluslararası kuruluşları İsrail’in saldırganlığının durdurulması için derhal harekete geçmeye çağırıyoruz. İsrail’in sivil halka yönelik saldırılarını sonlandırması, insani yardımın güvenli bir şekilde bölgelere ulaşabilmesi ve uluslararası hukuka aykırı uygulamalara karşı somut adımların atılması gereklidir. Uluslararası toplumun daha güçlü bir duruş sergileyerek bölgedeki çatışmaların çözümüne katkı sağlamasını bekliyoruz.
Müzakere Yolunu Savunmaya Devam Edeceğiz
DEM Parti olarak, kendi coğrafyamızda olduğu gibi, Ortadoğu genelini etkileyen krizlerde de müzakere yolunu savunmaya ve krizlerin çözümüne yönelik girişimlerimizi daha ileriye götürmenin çabası içinde olmaya devam edeceğiz. Bu temelde, tüm Ortadoğu halklarına savaş politikalarına karşı güçlü bir barış mücadelesinde buluşma çağrısı yapıyoruz.”