Sen. Makine başındaki adam ve atölyedeki. Sana yarın su boruları ve vanalar yerine
çelik miğferler ve makineli tüfekler yapmanı emrederlerse, yapılacak bir tek şey var:
HAYIR de!…
Sen. Tezgâhı ardındaki kız ve bürodaki kız. Sana yarın bomba doldurmanı ve keskin
nişancı tüfekler için hedef dürbünleri monte etmeni emrederlerse, yapacağın bir tek şey var
HAYIR de!…
Sen. Fabrika sahibi. Sana yarın pudra ve kakao yerine barut satmanı emrederlerse,
yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!…
Sen. Laboratuvardaki araştırmacı. Sana yarın eski yaşama karşı yeni bir ölüm icat
etmeni emrederlerse, yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!…
Sen. Odasındaki ozan. Sana yarın aşk şarkıları yerine nefret şarkıları söylemeni emrederlerse, yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!…
Sen. Hastası başındaki doktor. Sana yarın savaşa adam yazmanı emrederlerse,
yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!…
Sen. Kürsüdeki din adamı. Sana yarın savaşa dair kutsal sözler söylemeni emrederlerse,
yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!…
Sen. Vapurdaki kaptan. Sana yarın buğday yerine top ve tank taşımanı emrederlerse,
yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!…
Sen. Havaalanındaki pilot. Sana yarın kentler üzerine bomba ve fosfor yağdırmanı emrederlerse, yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!…
Sen. Dikiş masası başındaki terzi. Sana yarın üniformalar dikmeni emrederlerse, yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!…
Sen. Cübbesi içindeki yargıç. Sana yarın savaş mahkemesine gitmeni emrederlerse, yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!…
Sen. İstasyondaki adam. Sana yarın cephane treni ve kıt’a nakli için kalkış sinyali vermeni emrederlerse, yapacağın bir tek şey var:
HAYIR de!..
Sen. Normandiya’daki ana ve Ukrayna’daki, sen Frisko ve Londra’daki ana. Sen Hoangho ve Missisippi’ deki ve Hamburg ve Kore ve Oslo’daki ana., bütün toprak parçaları üzerindeki analar, dünyadaki analar, sizden yarın yeni kırgınlar için hemşireler ve çocuklar doğurmanızı isterlerse, dünyadaki analar, yapacağınız bir tek şey var:
HAYIR deyin!… Analar, HAYIR deyin!…
Wolfgang Borchert*
Yedi Ekim İsrail’in dokunulmazlık imajının felakete uğradığı gündü, ama bu felaket sadece başı yolsuzluk soruşturmaları ile dertte olan, bu nedenle de faşist ortakları ile beraber yargıyı kontrol etmek için hukuk darbesine felaketinden de ibaret değildi. İsrail savaş sanayinin gözbebeği olan şirketler özellikle de yıldızı parlamış Rafael şirketi için de bir felaketti. Netenyahu, nasıl bu “holokost” (felaket) diye adlandırıp acı sömürüsü yaptıkları baskından dolayı yaşanan can kayıplarındaki ihmali ve yanlış stratejisi nedeni ile sorgulandı ise, şirketler de güvenlik sağladığına inandıkları teknolojiyi üreten şirketler de oluşan güvenlik zafiyeti nedeni ile sorgulandılar. Şirketler için imaj hele de günümüz de her şeydir imaj kaybı doğrudan kârlılığa yansır. Politikacı için nasıl seçim kaybetmek bir felaket ise şirket için de para kaybı aynı anlama gelir. Şirketin iktidarı kârdır, kârlılığın azalması demek iktidar birikimi anlamına da gelen sermayenin güç kaybıdır. Buna tahammül edilemez. Bu nedenle şirketler ve politikacılar için savaş daima iyi bir “iş”tir. Politikacı için savaş iktidarının pekişmesidir, savaş zamanında tırmanan milliyetçi histeri politikacının yelkenini şişirir ama tek bir kayıtla zafer elde etmesi şarttır o zaman itibarı çok yükselir ve iktidarı zirve yapar. Savaş milliyetçi duyguların zirve yaptığı dönemler olduğu için hükümetler savaşa bayılırlar. Tüm o savaş yığınağı bunun içindir. Çağımızın en önemli sosyolog filozoflarından Zygmunt Bauman bencil ölüm kavramı ile bunu izah eder. Kendi askerlerimiz savaşta ölmez, ne kadar hayatta kalırsa bu iyidir kendi askerlerimiz adeta ölümsüz olsun isteriz. Özellikle yaşamanın ölümü nerede ise unutturduğu zamanımızda bu daha da önem kazanmıştır. Buna mukabil düşman olarak tanımladığımız ve savaştığımız taraf ne kadar can kaybına uğrarsa bu o kadar iyidir. Modern savaş teknolojisi tamamı ile bunun üzerine inşaa edilmiştir. Silahların öldürme gücü kat be kat çoğalmıştır tam da bu nedenle modern savaşlarda en fazla siviller ölür çünkü savaş üsleri düşmanın komuta merkezleri kentle bütünleşmiştir. Düşmanın komuta kademesinde olanlarda her sıradan insan gibi kentte oturur. Bu nedenle düşman karargâhını, düşman komuta kademesindeki üst kısımdakileri hedefleyen her füze, düştüğü yerde bir sürü savaşçı olmayan insanın da ölümüne neden olur ha keza uçaklardan düşen bombalar da öyle.
“Negatif küreselleşme sürecinde insanların ürettiği talihsizlikler, doğal afetler gibi yine de gerçekleşiyor. Yani, kimse ne zaman ve nereden geleceğini bilmiyor. Sanki bir mayın tarlasında yürüyormuşuz gibi. Bir patlamanın olacağı biliniyor, ancak kimse ne zaman ve nerede olduğunu bilmiyor. Bu mayın tarlasını bombalamak, mayınlar patlamadan önce onları yok etmek için güçlü bir istek var. Sınırsız sayıda bombaya sahipseniz ve sorunu ele almak için başka bir yolunuz yoksa bu özellikle cazip geliyor.”[1]
Bauman’ın kullandığı bu mecaz yani benzetme kendini en iyi önleyici savaş doktrininde ifade ediyor. En ileri savaş pusatına sahipseniz bu pusatları da bir yerde harcamanız gerekir. Bu harcama kavramı Fransız filozof Georges Batallie’nin Fransız Antropolog-sosyolog Georges Balandier’in Okyanusya’daki kabileler arasında her şeyin israf derecesinde tüketilmesine dayanan ve potlaç adını verdikleri şenliklerden gelir. Savaşta bir enerjinin yıkım enerjisinin harcanmasıdır aslında ve tüm bu pusatlar bize minimum zarar verecek şekilde bu yıkıcı enerjinin boşaltımı üzerine kuruludur. Nasıl ekonomilerin büyümek için tüketime ihtiyacı varsa savaşların da özellikle de savaş ekonomisinin büyüyebilmesi için savaş teknolojisini üretiminden gelen malların harcanmasını gerektirir. Savaş ekonomisinin Marksist çözümlenmesini sonraya bırakarak asıl konumuza yani savaş şirketlerine dönelim.
Yedi Ekim Şirketlere Hayat Öpücüğü Oldu
Yedi ekimde itibar kaybı yaşayan ve bu nedenle de hisseleri düşenlerin arasında şu an İsrail’in bu savaşta şöhrete kavuşan katmanlı hava savunma sisteminin üreticisi ve mucidi Rafael Advanced Defense Systems de bulunuyordu. Tabi onunla birlikte onun teknoloji transferindeki hayati ortağı ABD’nin dünyaca ünlü silah şirketi Raytheon Technologies Corporation kısaltmasıyla RTX Corporation da. Ancak yedi ekim sonrası bu şirket ve diğer şirketler için deyim yerinde ise işler ayna haline geldi. Ana şirket RTX’in talihi döndü bir anda. Savaş Kazanları Tam Kapasite dizesinde ki gibi bir anda bir üretim patlaması oldu. Şirketin yönetim kurulu başkanı/CEO’su Boaz Levy ilk günlerin belirsizliğinin ardından üretim kapasitelerini arttırdıklarını, yeni personel istihdam ettiklerini belirtiyor, Levy şirketin savaştan sonra bilançolarının bir önceki yıla göre oldukça iyi bir artış gösterdiğini ve çok sayıda sipariş aldıklarını da sözlerine ekliyor.[2]
Onu izleyen yine Amerikan Menşeili Lockheed Martin’in de-ki onun da piyasa değeri milyar Şirketin asli öznesi olan RTX Corporation 40.6 milyar dolarlık piyasa değeriyle hâlihazırda dünyanın üçüncü büyük, ABD’nin ikinci silah şirketi- hisseleri Gazze ve Ukrayna savaşından sonra bir yılda yüzde 73.4 arttı.[3]
Benzer bir istatistik SIPRI’nin yani Stockholm Barış Enstitüsünün her yıl yayınladığı silahlanma istatistiklerinde de görülüyor bir önceki yıldan yüzde 2 daha fazla artış kaydetmiş silaha yatırılan parada 2023 yılında. Buna mukabil 2024’de Avrupa Pazarında Ukrayna nedeni ile silahlanmaya ayrılan bütçe de yükselme olsa da global pazarda %3.3’lük bir düşüş görülmüş, ancak özellikle Ortadoğu en başta şampiyon Suudi Arabistan olmak üzere pazara can suyu olmuş.[4]
Ulusal savunmaya öncelik verilmesi ve askeri yeteneklerin modernizasyonu silah pazarının büyümesini destekliyor. Dünyanın dört bir yanındaki ülkeler, askeri altyapılarını geliştirmek ve modernize etmek için en başta son yılların gözde silahlarının başında gelen gelişmiş füze sistemlerine giderek daha fazla yatırım yapıyor. Bu, gelişen hassas sofistike uzun menzilli ve hassas güdümlü füzelerin geliştirilmesini de içeriyor. Savaş teknolojisindeki ilerlemelere ayak uydurmak için mevcut cephaneliklerin yenilenmesine ve yeni füze teknolojilerinin geliştirilmesine odaklanılması pazarın büyümesini desteklemekte. Bu alanda şirketler deli gibi çalışıyor ve elbette para basıyorlar. Küresel füze pazarının büyüklüğü 2023’te 55.70 milyon iken pazarın 2030’a kadar her yıl yüzde 7.4 büyüklüğünde bir artışla büyümesi öngörülüyor.[5]
Bu iki pazarın ilk beşine baktığımızda dünyadakilerle benzer bir resim çıkıyor.
- General Atomikçe Havacılık Sistemleri, Inc. (GA-ASI) (ABD)
- Lockheed Martin Şirketi (ABD)
- İsrail Havacılık ve Uzay Sanayi Ltd. (İsrail)
- Havacılık Ltd. (İsrail)
- Elbit Systems Ltd. (İsrail)
- Northrop Grumman Şirketi (ABD) Source:
Yine son yılların gözde silahı Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) pazarında da amiyane tabirle işler ayna. 2023 yılında pazarın büyüklüğü 13 milyar dolar iken bu pazarın yıllık %7 büyüme hızı ile 2028 yılında 18.2 milyar dolar olacağı tahmin ediliyor. %10.01 ‘lik yıllık büyüme ile 2030 yılına kadar ise pazarın 24.62 milyar dolar[6] olacağı öngörülüyor. Dünya Silah ticaretinin nerde ise %60’ı ABD, Fransa, Rusya ve Çin üzerinden yürüyor ve pazarın lideri de ABD %46’lık bir paya sahip. Tüm bu soğuk rakamların sahadaki gerçekliği ise Ukrayna, Gazze, Sudan ve Lübnan’ın hâlihazırda yüksek parlama noktaları olarak tanık olduğumuz gibi çocuk, kadın engelli, yaşlı vb. sıradan halk
* Şiirin kalanı şöyle
“ Çünkü eğer hayır demezseniz, eğer hayır demezseniz analar, sonra, sonra: Gürültülü vapurdumanlarıyla yüklü liman kentlerinde büyük gemiler inildiye sessizleşecek, dev mamut kadavraları gibi su üstünde ölgün ve hantal, su yosunu, deniz bitkileri ve midye kabuklarıyla kaplı, önceleri öyle ipildeyip çınlayan gövdesi mezarlık ve çürümüş balık kokusuyla yüklü, yıpranmış, hasta ve ölü gövdesi rıhtım duvarlarına karşı, ölü ve yalnız rıhtım duvarlarına karşı yalpalanacak.
Tramvaylar beyinsiz, ışıltısız, cam gözlü kafesler gibi yamru yumru olacak. Çürümüş hangarların arkasında, büyük çukurlar açılmış yitik caddelerde raylar öylece duracak.
Çamur grisi, pelteleşmiş, kurşuni bir sessizlik dönenecek ortalığı, her şeyi unutarak, büyüyecek okullarda ve üniversitelerde ve tiyatro salonlarında büyüyecek, stadyumlarda ve çocuk parklarında, korkunç ve hırslı kesintisiz bir sessizlik büyüyecek.
Güneşli taze bağlar yıkık yamaçlarda çürüyecek, kuraklaşan toprakta kuruyacak, pirinç ve patates ekilmeyen tarlalarda donacak ve sığırlar katılaşmış bacaklarını devrilmiş iskemleler gibi dikecek gökyüzüne.
Enstitülerde büyük doktorların dahi buluşları asitlenecek, çürüyüp, mantarsı küfle kaplanacak.
Mutfaklarda, hücre odalarda ve kilerlerde, soğuk hava depolarında ve ambarlarda son torba un, son kase çilek, kabak ve diğerleri bozulup gidecek, ekmek ters çevrilmiş masaların altında, parça parça olmuş tabakların üstünde yemyeşil kesilecek, ortalığa yayılan yağ arap sabunu gibi kokacak, tarlalarda buğday paslanmış karasabanların yanına düşüp kalacak, yok edilmiş bir ordu gibi ve tüten tuğla bacalar, demirci ocakları ve yıkık fabrika bacaları sonsuz çimle kaplanarak ufalanacak, ufalanacak, ufalanacak.
Sonra son insan dökülüp parçalanmış bağırsaklarıyla ve kirlenmiş ciğerleriyle zehir gibi kızaran güneşin altında yalnız ve yanıtsız ve yalpalayan yıldızların altında bir yanılgı gibi oradan oraya dolaşacak, o kocaman beton yığınları, tenha kentlerin soğuk putları ve gözden kaçması olanaksız toplu mezarlar arasında yalnız, son insan, kupkuru, delirmiş, allaha küfrederek, yakınarak o korkunç soruyu soracak: NEDEN? Bu ses bozkır derinliğinde yiterek duyulmaz bir hale gelecek, yıkıntılar üzerinde esecek, çatlaklar arasından akacak, bu ses, ibadethane enkazları içinde ve sığınaklara çarparak şaklayacak, kan birikintileri üzerine düşecek, duyulmayacak, yanıtlanmayacak, son insan-hayvanın son hayvanca bağırışı. Tüm bunlar olacak, yarın, yarın belki, belki hemen bu gece, belki bu gece, eğer-eğer-eğer siz. HAYIR demezseniz!… Wolfgang Borchert, Sonra Yapılacak Tek Şey Var, Çeviri: Rahman Haydar Kaynak : www.yersizyurtsuz.com
[1] Zygmunt Bauman, Łukasz Gałecki, The Unwinnable War: An İnterview With (Kazanılamayan Savaş: Bir Röportaj), Open Democracy (Açık Demokrasi) 1 December/Aralık 2005 https://www.opendemocracy.net/en/modernity_3082jsp/
[2] Seth J. Frantzman, Israel’s 3 Biggest Defense Companies Take Stock After 5 Months Of War (İsrail’in En Büyük 3 Savunma Şirketi 5 Aylık Savaştan Sonra Bilançolarını Değerlendiriyor) Breakingdefense-13 March (Mart) 2024 https://breakingdefense.com/2024/03/israels-3-biggest-defense-companies-take-stock-after-5-months-of-war/#:~:text=Israelthreelargestdefensecompanies,February202022invasionofUkraine.
[3] Uğur Zengin, Evrensel ‘in manşeti | İşte savaşın kazananları-Evrensel Gazetesi, 03 Ekim 2024 https://www.evrensel.net/haber/529768/evrenselin-manseti-iste-savasin-kazananlari
[4] Rapor ’un özeti şöyle.
“Avrupa’daki devletlerin başlıca silah ithalatı 2014-18 ve 2019-23 yılları arasında yüzde 94 artarken, uluslararası silah transferlerinin küresel hacmi yüzde 3,3 ile küçük bir düşüş göstermiştir. Diğer tüm bölgelere yapılan silah transferlerinde genel olarak düşüşler yaşanmış, ancak Asya ve Okyanusya ile Orta Doğu’daki devletler Avrupa’dakilere kıyasla çok daha büyük hacimlerde silah ithal etmeye devam etmiştir. 2019-23 döneminde en büyük 10 silah ithalatçısından dokuzu (Hindistan, Suudi Arabistan ve Katar’dan oluşan ilk 3’ü de dâhil olmak üzere) Asya ve Okyanusya ya da Orta Doğu’da yer almıştır. Ukrayna, 2022-23 döneminde 30’dan fazla ülkeden büyük çaplı silah transferleri alarak dünyanın en büyük dördüncü silah ithalatçısı oldu. Dünyanın en büyük silah tedarikçisi olan ABD’nin silah ihracatı 2014-18 ve 2019-23 yılları arasında yüzde 17 artarken, Rusya’nın silah ihracatı yarıdan fazla (yüzde -53) düştü. Fransa’nın silah ihracatı yüzde 47 oranında artmış ve Rusya’yı geride bırakarak dünyanın en büyük ikinci silah tedarikçisi konumuna yükselmiştir.” Pieter D. Wezeman, Katarina Djokic, Dr Mathew George, Zain Hussain and Siemon T. Wezeman, Trends in International Arms Transfers, 2023, SIPRI (Stockholm Internatıonal Peace Research Instıtute-Stockholm Uluslarası Barış Araştırmaları Enstitüsü) March 2024 https://www.sipri.org/publications/2024/sipri-fact-sheets/trends-international-arms-transfers-2023
[5] Missile Market Size, Share & Trends Report, Missile Market Size, Share & Trends Analysis Report By Component, By Launch Mode, By Range (Short Range, Medium Range, Long Range), By End-use (Air, Navy, Ground), By Region, And Segment Forecasts, 2024 – 2030 GVR Report cover (Bileşene Göre, Fırlatma Moduna Göre, Menzile Göre (Kısa Menzil, Orta Menzil, Uzun Menzil), Son Kullanıma Göre (Hava, Deniz, Kara), Bölgeye Göre ve Segment Tahminlerine Göre Füze Pazar Büyüklüğü, Pay ve Trend Analizi Raporu, 2024 – 2030) https://www.grandviewresearch.com/industry-analysis/missile-market-report
[6] Military Drone Market by Platform (Small, Tactical, Strategic) Type (Fixed Ving, Rotary Ving, Hybrid) Application (UCAVs, ISR, Delivery) Propulsion (Fuel Powered&Battery Powered) MTOW, Operation Mode, Launching Mode And Region Global Forecast to 2028