İsrail’in Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta gerçekleştirdiği saldırılar, bölgedeki gerilimi daha da artırdı. Hamas ve Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’nin üst düzey yöneticileri hedef alınırken, Yemen’de de Husiler İsrail’in saldırılarıyla karşı karşıya kaldı.
Beyrut’ta Saldırı ve FHKC’nin Kayıpları
İsrail, 2006’dan bu yana ilk kez Beyrut’un merkezini hedef alarak Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’nin (FHKC) üst düzey yöneticilerini vurdu. Kola mahallesindeki saldırı, üç FHKC yöneticisinin hayatını kaybetmesine yol açtı. Bunlar arasında, FHKC Siyasi Büro Üyesi Muhammed Abdulal, Lübnan’daki askeri komutan İmad Avde ve FHKC yöneticisi Abdurrahman Abdulal bulunuyor. Saldırı sırasında, bir apartmanın iki katının tamamen yıkıldığı ve saldırının şiddetinin Beyrut’un farklı bölgelerinden de hissedildiği bildirildi.
Bu saldırı, sadece Filistinli gruplar üzerinde değil, bölgedeki genel direniş hatlarında da ciddi bir darbe etkisi yarattı. İsrail’in yoğun askeri operasyonları, bölgedeki vekil savaşların daha da genişleyeceğine dair endişeleri artırıyor.
Hizbullah ve Beyrut’un Güneyi
İsrail’in, Hizbullah’ın merkezi olarak bilinen Dahiye bölgesine son haftalarda düzenlediği saldırılarla Lübnan’daki çatışmalar tırmanıyor. Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın 27 Eylül’deki hava saldırısında ölmesiyle birlikte, Lübnan’da tam ölçekli bir savaşın ihtimali artıyor. Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, son iki haftada İsrail’in saldırılarında 1174 kişi hayatını kaybetti, bu kayıpların büyük bir kısmı sivil, çocuk ve kadınlardan oluşuyor.
İsrail’in Yemen’e Saldırıları: Hudeyde ve Ras İsa
Lübnan’daki saldırılara paralel olarak İsrail, Yemen’de de Husilere yönelik operasyonlar düzenledi. Hudeyde’deki bir elektrik santrali ve petrol tesisleri hedef alındı. Bu saldırılar sonucunda en az dört kişinin öldüğü, 49 kişinin yaralandığı açıklandı. İsrail, bu saldırıları Husilerin İsrail’e yönelik tehditlerine yanıt olarak nitelendirdi. Saldırının ardından Husilere ait askeri malzemelerin İran’dan bu liman aracılığıyla nakledildiği iddia edildi.
Husiler, İsrail’in saldırısını kınayarak, Filistin halkıyla dayanışma mesajı verdi. Yemen’deki saldırıların, İsrail’in Filistin ve Lübnan’daki çatışmalarıyla doğrudan bağlantılı olduğu yorumları güçleniyor.
Bölgesel Gerilim ve ABD’nin Rolü
İsrail’in saldırıları, Hamas tarafından “ABD desteğiyle gerçekleşen tehlikeli bir tırmanış” olarak nitelendirildi. Hamas’ın açıklaması, İsrail’in Lübnan, Suriye ve Yemen’deki operasyonlarını genişlettiğini ve ABD’nin bu süreçte İsrail’e tam destek verdiğini belirtiyor. Bu durum, ABD’nin bölgedeki barış girişimlerinin zayıfladığını ve yeni çatışmaların kapıda olduğunu gösteriyor.
Gerilimin Artışı ve Belirsiz Gelecek
İsrail’in son dönemde geniş çaplı askeri operasyonları, bölgedeki güç dengelerini yeniden şekillendirirken, yeni çatışmaların fitilini ateşleyebilir. Hem Lübnan’da hem de Yemen’de yaşanan ölümler, bu operasyonların sivil halk üzerindeki yıkıcı etkisini gözler önüne seriyor. Bu saldırılar, bölgedeki çatışmaların daha geniş çaplı ve uzun süreli olabileceğinin bir göstergesi olarak okunuyor.