Uluslararası yardım kaynaklarına göre, İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), Rafah’lı silahlı Filistinlilerin Gazze’ye giren yardım konvoylarını yağmalamasına ve koruma ücreti talep etmesine izin veriyor. Kaynaklar, bu silahlı grupların IDF’nin büyük ölçüde göz ardı ettiği Karm Abu Salem Sınır Kapısı’ndan giren yardım gönderilerini sıklıkla engellediğini söyledi
Ayrıca, yerel polisin müdahale girişimleri, onları Hamas’ın bir parçası olarak gören İsrail güçleriyle çatışmalara yol açıyor.
İsrail Savunma Kuvvetleri’nin Mayıs ayında Gazze’nin Refah sınır kapısını kontrol altına alması ve Mısır’ın buna karşılık olarak kapatmasından bu yana, mallara erişim ciddi şekilde kısıtlandı. Refah, Gazze’nin ana tedarik rotasıydı, ancak şimdi yardımların çoğu Karm Ebu Salem Kapısı’ndan yönlendiriliyor.
Haaretz’in haberine göre, silahlı grupların kontrolü ele geçirmesiyle hırsızlıklar o kadar yaygınlaştı ki, BM artık kanunsuzluk nedeniyle bu yolu “yüksek riskli” olarak işaretliyor.
Yardım tırları ihtiyaç sahiplerine ulaşmaya çalışırken, çetelerin yaklaşık 4.000 dolarlık “ulaşım ücreti” talep ettiği Refah’a giden yolda sık sık doğaçlama yol engelleriyle veya hatta silah atışlarıyla karşılaşıyorlar.
Yağmalar Askerlere Birkaç Yüz Metre Uzakta
Bir yardım görevlisi “Silahlı saldırılar İsrail askerlerinden sadece birkaç yüz metre uzakta gerçekleşiyor. Bir İsrail tankı ve Kalaşnikof [tüfek] ile silahlanmış bir Filistinli gördüm, sadece 100 metre uzaklıkta. Silahlı adamlar sürücüleri dövüyor ve [koruma parası] ödenmezse tüm yiyecekleri alıyorlar,. Bazı yardım grupları, saldırıya uğrayan kamyon şoförlerinin IDF’den yardım istediğini ancak ordunun müdahale etmeyi reddettiğini söylüyor. Dahası, ordunun daha güvenli olduğu düşünülen alternatif yollara girmelerini engellediğini söylüyorlar, Her şeyi denedim. Başka yollardan seyahat etmek istedik ama IDF bize yasakladı, diye ekledi
Haberde diğer yardım kuruluşlarınınsa koruma ücretlerini ödemeyi kabul ettiği belirtiliyor.
İDF Kontrolü Altındaki Bölge de Yağma Hız Kesmiyor
Karm Abu Salem’den sadece bir kilometre uzaklıkta, Refah’ın doğu mahallelerinin yakınında, IDF’nin “yağmalama bölgesi” dediği yer var – tam IDF kontrolü altında olmasına rağmen yardım kamyonu hırsızlıklarının çoğunun gerçekleştiği bir alan. İsrail birlikleri sadece birkaç metre ötede konuşlanmış durumda ve İsrail Hava Kuvvetleri bölgeyi drone’lar aracılığıyla izlerken, kara gözetleme noktaları nöbet tutuyor. Bölgeye aşina askerler, bu yağmalama olaylarının rutin hale geldiğini söylüyor.
IDF, yağma bölgesini atlatmak için yakın zamanda Güney Gazze’de alternatif bir rota açtığını iddia ediyor, ancak bu rota boyunca hırsızlıklar da bildirildi. Filistinliler, çetelerin belirlenen rota veya bölgeye bakılmaksızın yardım kamyonları için hala koruma ücreti talep ettiğini bildiriyor.
İsrail Genelkurmay Başkanı Herzl Halevi, Güney Komutanlığı’nı ziyaretinde, insani yardım süreciyle ilgili endişelerini dile getirirken, bazı askerlerin yardım dağıtımına katılmayı reddettiği yönündeki haberleri de aktardı.
Yardım dağıtımının önündeki bir diğer önemli engel ise sigara kaçakçılığı. Abluka bir yıldan uzun bir süre önce başladığından beri sigaraların Gazze’ye yasal olarak girmesi yasaklandı. Ancak kaçakçılar, yardım kamyonlarını kullanarak sigaraları Gazze’ye gizlice sokan ve paket başına 200 dolara kadar satılan bir ağ geliştirdiler.
Bu kaçakçılık operasyonu sadece yağmayı körüklemiyor, aynı zamanda yardım çalışanlarını daha büyük bir riske sokuyor. Yardım kuruluşları, sigaraların Gazze’ye girmeden önce Mısır’daki yardım çantalarında saklandığını ve IDF her bir öğeyi denetlese de kaçakçılığın kontrolsüz bir şekilde devam ettiğini bildiriyor. Kuruluşlar, İsrail’in kaçakçılığı sınırda engelleyebileceğini veya karaborsayı azaltmak için sigaraların yasal olarak girmesine izin verebileceğini öne sürüyor.
Tek Nakit Kaynağı ATM Çetelerin Kontrolünde ve Haraç Zorunlu
Haaretz, ayrıca Gazze’deki toplumsal çöküşü vurgulayan yeni olaylara da yer verdi. Gazze’de Elektrik şebekesinin bir yıldan uzun süredir kesik olmasıyla kredi kartları kullanılamaz hale geldi ve ekonominin tamamen nakite güvenmesine neden oldu.
Sadece Deir Al-Balah’ta bulunan bir ATM işlevsel durumda, ancak silahlı bir grup tarafından kontrol ediliyor. Nakit çeken herkes bu silahlı adamlara yüzde 30 “ücret” ödemek zorunda.
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) sözcüsü, “Terör örgütlerinin yardımların transferini sistematik olarak istismar etme girişimleri ışığında, IDF, insani yardımları yağmalayan silahlı teröristlere yönelik hedefli saldırılar gerçekleştiriyor.” açıklamasını yaptı.
“Bu eylemler rutin olarak, operasyonel emirlere göre ve azami dikkat gösterilerek, teröristlere saldırmaya ve yardımların transferine zarar gelmesini önlemeye odaklanılarak gerçekleştiriliyor. IDF, Gazze Şeridi’ne yardımların transferi için ortak koordinasyonun bir parçası olarak önleyici çözümler ve alternatif araçlar sağlamak için uluslararası yardım kuruluşlarıyla koordinasyon halinde hareket ediyor.”
Geçtiğimiz ayın sonlarında Gazze’de, İsrail’in yüz binlerce insani yardım kamyonunun kuşatma altındaki Gazze Şeridi’ne girişini hala engellediğini doğrulandı. Elde edilen bilgilere göre İsrail’in El Aksa Tufanı Operasyonu’ndan bu yana “çeyrek milyondan fazla yardım ve mal kamyonunu” engellediği belirtildi. İsrail ordusu ayrıca defalarca yerleşimcilerin Gazze’ye girmeden önce yardım kamyonlarını ve taşıdıkları malzemeleri durdurmasına ve tahrip etmesine izin verdi.
The Guardian gazetesi bu yılın başlarında yayınladığı bir haberde İsrailli güvenlik yetkililerinin yerleşimcilere yardım kamyonlarının yerini bildirerek Gazze’ye giden araçları engellemelerine ve onlara saldırmalarına izin verdiğini yazmıştı. (The Cradle, Middle East Monitor)