İslam tarihinde Mutezilenin başına gelen şimdi de heterodoks bir tarikat olup Anadolu’nun anarşisttik topluluklarının toplanma noktası haline gelen, Osmanlı sünnileştikten sonra da Alevilikle bütünleşerek devlete karşı isyan edenlerin benimsediği bir mistik öge olan Bektaşiliğin başına geliyor. Arnavutluk Bektaşiliği devlet dini haline getirecek ve Vatikan benzeri bir bağımsız devletçik haline getirmek niyetinde.
Arnavutluk Başbakanı Edi Rama, İslam Sufi tarikatı Bektaşilik için “Vatikan tarzı” bir yerleşim yeri vizyonunu açıkladı. Medya ofisi, The New York Times’a verdiği bir röportaj hakkında Anadolu’ya ayrıntıları doğruladı,
Rama, gazeteye yaptığı açıklamada, “Dini hoşgörünün hazinesine sahip çıkmalıyız ve bunu asla hafife almamalıyız” diyerek, girişimin Arnavutluk’un dinsel bir arada yaşama geleneğini öne çıkarmayı amaçladığını vurguladı.
Vatikan Şehri’nin dörtte biri büyüklüğünde olması beklenen önerilen devletin, ordu, sınır muhafızları veya mahkemeler gibi geleneksel egemenlik özelliklerinden yoksun olması bekleniyor. Rama, planların yakında açıklanacağını ancak uygulamanın zaman alacağını belirtti.
Rama, yakın çevresinden bazı kişilerin plandan haberdar olduğunu, ABD de dâhil olmak üzere NATO müttefiklerinin ise henüz bilgilendirilmediğini itiraf etti.
Arnavutluk’ta son nüfus sayımı verilerine göre, ülkenin 2,4 milyonluk nüfusunun 115 binini Bektaşiler oluşturuyor.
“Özgürlük” Merkezi Bektaşi Devleti
Her şey planlandığı gibi giderse, “Bektaşi Tarikatı Egemen Devleti” dünyanın en küçük devleti olacak, Vatikan Şehri’nin sadece dörtte biri büyüklüğünde olacak. 10 hektarlık arazi parçasının kendi idaresi, pasaportları ve sınırları olacak.
Yeni devlet, Bektaşi Tarikatı’nın hoşgörülü uygulamalarını yansıtan şekilde alkole izin verecek, kadınların istediklerini giymelerine izin verecek ve hiçbir yaşam tarzı kuralı koymayacak. Rama, yeni devletin amacının Arnavutluk’un övündüğü hoşgörülü bir İslam versiyonunu teşvik etmek olduğunu söyledi. The New York Times’a verdiği demeçte, “Dini hoşgörü asla hafife almamamız gereken bir hazine, bu hazineye iyi bakmalıyız.” dedi.
Yeni devlet, Bektaşi Tarikatı’nın hoşgörülü uygulamalarını yansıtan şekilde alkole izin verecek, kadınların istediklerini giymelerine izin verecek ve hiçbir yaşam tarzı kuralı koymayacak. Rama, yeni devletin amacının Arnavutluk’un övündüğü hoşgörülü bir İslam versiyonunu teşvik etmek olduğunu söyledi.
Arnavutluk’ta Uzun Bir Tarihi Var
Bektaşiliğin tarihi 13. yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu’na kadar uzanıyor; ancak tarikatın merkezi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türkiye’ye girişleri yasaklanınca yaklaşık bir asır önce Tiran’a taşındı.
Bektaşi Tarikatı Arnavutluk’ta uzun bir mistik geleneğe sahip. Osmanlı İmparatorluğu’nun seçkin askerleri olan Yeniçeriler tarafından benimsenmişti. Sufi inancı olarak Bektaşilik müritlerini İslam Hukuku olarak Şeriata uymaya zorlamaz. Bektaşi inancına göre hakikat makamına eren kişi için artık şeriat kuralları geçerli değildir. Vahdeti Vücut öğretisinden kaynaklandığı iddia edilen-bu ekolün kurucu figürü büyük şeyh İbn Arabi Bektaşilerden farklı olarak şeriata uymayı gereksiz görmez.- bu anlayışının gerekçesi kendi benliğini Tanrısal benlikte eriten kişinin artık şeriata ihtiyacı kalmaz. Çünkü şeriat Arzulayan Benlik olan Nefsin kötücül eğilimlerini kontrol etmek içindir. Bektaşiler: Uzun bir zulüm geçmişine rağmen hoşgörüyü hala savunan bir Sufi topluluğu.
Hoşgörü Zulme Uğramalarını Engellemedi
Ancak hoşgörü, zulümden korunmaya yol açmadı. Yüzlerce yıldır, inançlılar kendilerini baskı altında buldular bu da Bektaşilerin bir bölümünün 14. ve 15. yüzyıllarda Osmanlı İmparatorluğu’nun Balkanlar’ı fethetmesinden bu yana Kosova ve Makedonya gibi komşu ülkelere yöneltti.
Bektaşilik bir sufi tarikatı olarak bir derviş topluluğu olarak varoldu. Mustafa Kemal döneminde kapatılan-ki Mustafa Kemalin de bir gizli Bektaşi olduğu iddia edilir. Arnavutluk’ta devletçe desteklenen tarikatın şeyhi Baba Mondi (Bektaşilikte Şeyh Makamındakilere Baba denilir. Takipçileri tarafından resmi unvanı olan Hacı Dede Baba Hazretleri olarak da bilinir. Dede unvanı da Alevilerde öğretiyi kuşaktan kuşağa taşıyan ve Alevi topluluğunun manevi lideri gibi olan sufilikte tarikat kurucusu büyük şeyhler olan Pir benzeri kişilere de Dede ya da Dede Baba deniliyor.
Baba Mondi, plan hayata geçerse Vatikan’daki papa gibi dünya Bektaşilerinin lideri olmayı ve aynı zamanda bu mikro devletin başkanı olmayı umuyor. Ancak Alevilikle beraber olduğu için dünyadaki en fazla Bektaşi nüfusuna sahip olan Türkiye Bektaşilerinin Mondiye Papa gibi otorite gözü bakılması umulmuyor Mondi kurulacak olan Bektaşi cumhuriyeti. Kararların “sevgi ve nezaketle” verileceğini söylüyor. 2018’de Euronews’e verdiği bir röportajda “Bektaşi olmak insan olmak demektir. Topluluğumuzu barış, sevgi ve karşılıklı saygı ilkelerine dayanarak inşa ettik.” demişti.
Uzmanlardan oluşan bir ekip, Arnavutluk’taki yeni devletin egemen statüsünü tanımlayan mevzuat üzerinde çalışıyor. Rama’nın iktidardaki Sosyalist Partisi’nin de bunu onaylaması gerekecek.
Baba Mondi, Amerika Birleşik Devletleri ve diğer Batılı güçlerin devletinin egemenliğini tanıması umudunu dile getirdi. The New York Times’a “Bir devleti hak ediyoruz,” dedi, “İslam’ın manevi hakikati hakkında Hakikati diler getiren sadece biziz. Bu durumu siyasi liderlik gibi düşünmeyin yani biz Müslümanların halifesi değiliz. Otoritemiz siyasi değil manevi” diyerek yeni devletin bir siyasi yapıdan çok, bilgelik öğretisini insanlığa sunan bir manevi başkent olmayı hedeflediğini ifade ediyor. (Kaynak A.A–Euronews)