Yunan mitolojisine göre tanrıça Hera’nın, Zeus’u gözetlemek için gözcü olarak gönderdiği tanrıça İris ile özdeşleştirilen İris Gölü, küresel ısınma, ağaç kesimleri ve enerji projelerinden dolayı tamamen kurudu. Çok sayıda kuş ve suda yaşayan canlı türüne ev sahipliği yapan İris Gölü için Karaburun Kent Konseyi acil harekete geçilmesi çağrısında bulundu.
Özel Çevre Koruma Bölgesi statüsündeki Karaburun Yarımadası’nın Küçükbahçe Mahallesini İldır’a bağlayan karayolu üzerinde bulunan ve yarımadanın tek sulak alanı olan İris Göl’ü tamamen kurudu.
Sulak Alan Yönetmeliği’ne göre koruma altında olan ve nesli tükenme tehlikesi altındaki bahçe çintisi, çayır incir kuşu, tepeli toygar, tepeli pelikan, tepeli karabatak, karabaş martı, küçük kerkenez, bıyıklı doğan gibi kuş türü ve çok sayıda suda yaşayan canlı türüne ev sahipliği yapan İris Gölü’nden geriye sadece kurumaya yüz tutmuş sazlıklar kaldı.
GES Projesinin İris Gölü’ne Zarar Vereceğini Dile Getirilmişti.
Artı Gerçek Gazetesinde yer alan habere göre Gölün kurumasının nedenleri arasında küresel ısınmaya bağlı olarak yağışların azalması, gölün 750 metre uzaklığında açılan güneş enerji santralinin (GES) inşası sırasında binlerce ağacın kesilmesi ve etrafındaki yapılaşma baskısı da gösteriliyor. Karaburun Kent Konseyi 2020’de yaptığı açıklama ile Sevtur Turizm isimli şirketin GES projesinin İris Gölü’ne zarar vereceğini dile getirmişti.
Göldeki kuruma uydu görüntülerine de yansıdı. Google Earth uygulamasında bölgeye ait son görüntüler temmuz ayından. Yine Google Earth uygulamasındaki verilere göre İris Gölü geçtiğimiz yıllarda da yağışların az olduğu yaz aylarında da varlığını sürdürmüş.
GES’ler İrisi Besleyen Suların Kesilmesine Neden Oldu
Karaburun Kent Konseyi Başkanı Mustafa Özer, “İris Gölü tamamen kurumuş durumda. Kuşlar, yuvasını ve besin kaynakları olan gölü terk etmişler. Binlerce canlı, kuruyan gölün içinde yok oldu. Küresel ısınma nedeniyle yağışlar azaldı. Yetmedi üzerine gölün yakınlarındaki binlerce ağaç güneş enerji santrali için kesildi. 300 bin metrekarelik alan traşlandı. Üzerine panel dikildi. Kurulan GES’ler İris’i besleyen suların kesilmesine neden oldu. Ayrıca güneş panelleri bölgedeki ısı yoğuşmasına da neden oldu. Bu da buharlaşmanın artmasına neden oldu. Eğer önlem almazsak İris tamamen yok olacak” dedi.
Gölün Kurtulması İçin Acil Adımların Atılması Gerekiyor
Gölün kurtulması için acil adımların atılması gerektiğini dile getiren Özer, “Karaburun Kent Konseyi olarak Karaburun Yarımadası’nın tek doğal gölü olan İris Gölü’nün kurtarılması ve korunması için birlikte çalışmaya devam ediyoruz. Göl alanı acele kamulaştırılmalıdır. Göl ve gölün tampon bölgesi mutlaka koruma statüleriyle koruma altına alınmalı ve yetkili kurumlar tarafından alan hakkında düzenli araştırmalar ve gözlemler yapılmalı. İris Gölü’nün uzmanlar tarafından düzenli olarak izlenmesi, değerlendirilmesi ve gölün yeniden doğal formuna kavuşması için gerekli görülen restorasyon çalışmaları yapılmalı” diye konuştu.
Göl Özel Mülkiyete Geçti
Karaburun’a Küçükbahçe Mahallesi sınırları içerisinde bulunan 358 dönümlük bir alan üzerindeki İris Gölü, 1978 yılında yapılan kadastral parselasyon çalışmalarının ardından özel mülkiyete geçti. Yine o yıllarda, göl tabanına açılan kanallar aracılığıyla İris Gölü’nün suyu boşaltıldı ve göl kurutulmaya çalışıldı. Ancak zaman içerisinde kendini yenileyen İris, doğal yapısını korumayı başardı. Son olarak 2019’da göle kepçelerle kanal açıldı ve doğal yapısına zarar verildi. Ancak Karaburun Belediyesi açılan kanalları kapattı. Göl yeniden kuşların ve suda yaşayan canlıların yaşam alanı olmuştu. Göl, İzmir Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 7.5.1992 tarihli kararı ile 1. Derece Doğal Sit alanı ilan edildi.
Adını Tanrıça İris’ten Alıyor
Yunan mitolojisine göre Tanrıların tanrısı Zeus’un eşi Hera, Zeus’un ölümlü kadınlar ve diğer tanrıçalarla olan ilişkilerini gözetlemek ve kendisini haberdar etmek üzere yüksek tepelere iki gözcü yerleştirir. Bunlardan biri olan İris’i Mimas Dağı’na gönderir. İris Gölü, adını Tanrıça İris’ten alıyor.